Türkçe Deyimler Sözlüğü'nde ara

Erken kalkan yol alır, er evlenen döl alır.
Bir işin zamanında yapılması halinde iyi sonuç alınacağını anlatır.
“Er kalkan âşık menzile yetti Sen de tedariki gör yavaş yavaş.” (Ruhsati)
Acıyan uyumuş, acıkan uyumamış.
Her sıkıntıya katlanılır ama açlığa kesinlikle katlanılmaz.
Tek elin nesi var, iki elin sesi var.
Bak: “Bir elin nesi var, iki elin sesi var.”
Eşek hoşaftan ne anlar.
Herkesin hoşlandığı bir şeyden hoşlanmayan bir kimseyi küçümsemek amacıyla söylenir.
Şap ile şeker bir değil.
Birbirine benzediği halde özünde çok ayn olan şeylerin bulunduğu anlatılır.
Öfkeyle kalkan zararla (ziyanla) oturur.
Öfke insanı rahat düşünebilmekten alıkoyar. Enine boyuna düşünülmeyen bir konuda yanılmak her zaman olabilir ve sonuçta büyük zararlar doğar. / “Keskin sirke kabına (küpüne) zarardır” atasözüyle eşanlamlıdır.
Korkak bezirgan ne kâr eder, ne ziyan.
Bir iş yaparken cesur olmanın gereği anlatılır.
Hak yerini bulur.
Doğru bir gün mutlaka anlaşılır.
Sen işten korkma, iş senden korksun.
Bir işe bilimsel verilerle başlandığında kötü sonuç almak söz konusu değildir.
Bülbülü altın kafese koymuşlar, “ah vatanım” demiş.
Her insanın, her canlının bir vatanı vardır. Vatanını sevmeyen insan düşünülemez. Vatanından uzun süre ayrılan kimseler “daüssıla” yurt özlemi hastalığına tutulurlar. İnsan, ancak vatanında mutlu olabilir.
“Bülbülü koysalar altun kafese Gine özler ister vatan demişler.” / “Sanmayınız mihneti gam bülbülle gülden geldi, / Kafese girdi belâ başına dilden geldi.”

Pages