Türkçe Deyimler Sözlüğü'nde ara

Ekmeği ekmekçiye ver, bir ekmek de üste ver.
Bir işi, onu iyi bilene vermelidir.
Kızım dövmeyen dizini döver.
Çocuk zamanında eğitilmelidir.
“İl için ağlayan gözünden olur Kızını dövmeyen dizinden olur.” (Mir’ati) / “Desen izzetle evvel kime hacı Bulunur koltuğunun altında sonra haçı.” (Güvahi)
Mazlumun ahi, indirir şahı.
Ezilenlerin, bir gün zalimlere gereken dersi vereceklerini anlatır.
“Kalmaz ebeden kimsede bir kimsenin ahi.” (Şinasi) / “Bil mazlumun ahi yerde kalmaz Sebepsiz ah alıp etme günahı.” (Mengûşi)
Ağustosta beyni kanayanın zemheride kazam kaynar.
Zamanında çalışan sıkıntıya düşmez. / “Yazın başı pişenin kışın aşı pişer” atasözüyle eşanlamlıdır.
Ay ışığında ceviz silkilmez.
Her şey yerinde ve zamanında yapılmalıdır.
Ata eyer gerek, eyere er gerek.
Bir işte gereç ve onu iyi kullanacak biri oldu mu iyi sonuç alınacağı bellidir.
Karga kekliği taklit edeyim derken kendi yürüyüşünü şaşırmış.
Ders almak, örnek almak yerine birinin davranışlarını aynen benimsemek, taklit etmek, taklit edeni gülünç duruma düşürür, kişiliğinden eder.
Kurda “neden boynun (ensen) kalın?” demişler, “işimi kendim görürüm de ondan” demiş.
Bir işi, kendi elinden geldiği, zaman ve imkânı olduğu halde başkalarına yaptırmak kınanacak bir davranıştır. İşini kendi yapanlar ise iş sevgisini kazanmış, övülmeye değer kimselerdir.
“Her işini gözün göre kendin gör İl eliyle tutmak olur yılanı.” (Salburcuoğlu)
Önce iğneyi kendine batır, sonra çuvaldızı ele.
Bak: “İğneyi kendine batır, sonra çuvaldızı ele.”
Açın kursağına çörek dayanmaz.
Aç, yoksul insan, yarınını hazırlayamaz, günü gününe yaşar.

Pages