Türkçe Deyimler Sözlüğü'nde ara

Ateş düştüğü yeri yakar.
Ölüm gibi çok üzücü bir olaya, en çok olayla ilgili olanların üzülmelerinin haklı olduğunu anlatmak için söylenir.
“Derin suyun yufka çıkarsa ne hoş Düştüğü yeri gör yakarmış ateş.” (Mengâşt) / “Ateş yanmayınca tütün mü tüter Ak göğsün üstünde çıban mı biter.” (Karacaoğlan)
Acıyan uyumuş, acıkan uyumamış.
Her sıkıntıya katlanılır ama açlığa kesinlikle katlanılmaz.
Göz terazi, el mizan (El terazi göz mizan).
Bakmasını iyi bilen, bir malın değerli olup olmadığını hemen kavrar.
Altın pas tutmaz.
Temiz, iyi insana leke sürülemez.
'Gelin atta, buyruk Hak''ta.'
Bak: “Gelini ata bindirmişler, ‘ya nasip’ demiş.”
Su küçüğün, sofra (söz) büyüğün.
Küçüklerin, büyüklerden önce korunup gözetilmesi anlatılır.
Giden gelse dedem gelirdi.
Elden çıkan bir daha geri dönmez, nasıl ki ölenin dinlemeyeceği gibi.
Harman döven öküzün ağzı bağlanmaz.
Bak: “Bal tutan parmağını yalar.”
Öküz öldü, ortaklık bozuldu.
Dostluk yada bir yakınlık maddi bir çıkarla kurulmuşsa, maddi çıkarın bozulmasıyla dostluğun ve yakınlığın sona ereceğini anlatır.
Kalpten kalbe yol vardır.
Bak: “Gönülden gönüle yol vardır.”

Pages